Haydi Gel Birlikte Güzelleştirelim
İLKİN
‘ÖZBEÖZ(GERÇEK) KENDİMİZ’İ
SONRA DA
BU ‘ÇİRKİN DÜNYA’YI
DİYORUM;
‘HA(Y)Dİ GEL!’
BİRLİKTE GÜZELLEŞTİRELİM!
“ ‘Şerefine’yse emmoğlu,
Bu ‘kadeh’ senin…!
Ey insanoğlu;
Varsın, şerefine gitsin,
Bu ‘bilinç’ de senin…!”
(Zeki Coşkunsu)
İlkin,
‘Özbeöz(gerçek) kendimiz’i
Sonra da,
Bu ‘çirkin dünya’yı
Diyorum;
‘Ha(y)di gel!’
Birlikte güzelleştirelim!
‘Şerefine’yse emmoğlu,
Bu ‘kadeh’ senin…!
Ey insanoğlu;
Varsın, şerefine gitsin,
Bu ‘bilinç’ de senin…!
Değil mi ki
‘Yeryüzü, küçüldüğünde kendi derinine;
Yüreğine, hakikatine sürgün yemiş,
Güzelleştirdiği bir dünya,
Uzlette vuslat’ını arayan insanların…!’(1)
Artık çok yoruldum;
Bildiğin gibi değil,
Sen beni anlayamazsın!
‘Dedim;
Çok yoruldum,
Kucağında dinleneyim!
Dedi,
Kucağım;
Gecedir, sen bilemezsin!
Dedim;
Öp ki alnımdan,
Bilemediğime gücenmeyeyim!
Dedi,
Secdende yeryüzüm,
Alnını öpüyor,
Vecdinde gökyüzüm;
Sen…
Sen hiç mi hiç fark etmedin!?
Dedim,
Yaram geçmiyor hâlâ acı çekiyorum;
Neden…!?
Dedi,
Acı olmazsa,
İlacı arar mıydın…!?’(2)
Dedi,
Bir ‘Hakikat Yolcusu’;
‘Bütün iliklerine kadar hissedilmedikçe sürgün,
Yola çıkılmaz!’
Değil mi ki
‘Yolda, çeldiriciler de vardır,
Çekirdek de;
O,
Varlığı içinde gizleyen…!’(3)
Değil mi ki
‘İlke ve Hakikat, zamana göre yamulmaz;
Aramak yola çıkmak,
Yola çıkmaksa yoldan çıkmaktır!’
Demem o ki
‘Aramak, doğru soru sormaktır;
Doğru soru sormak yol adına ve yola dönmek için yoldan çıkmaktır!
Demek ki çıkış ancak
Yola çıkmakta ve/veya doğru soru sormakta…!
Gelgelelim;
Bazıları çabuk yorulurlar, soru sormaktan;
Oturmak ve ilk oturdukları menzilde çadır kurmak isterler!
Çünkü yol yorar!
Sorularının cevaplarını bulduklarına inanmaları bundan…
Bundandır, yorulmuşlardır!
Niçin tekrar yola düşülmez?
Yolda düşüldüğü için…!
Yolda düşenler yola düşemezler!
Kendileri yol olurlar,
Sonraki yolculara
Çok geçmeden…!
Lakin
Geçenler,
Ne yazık ki geçerler üzerinden
Geçerler hep düşenlerin…!’(4)
Ha, bir de şu var;
Neredeyse unutuyordum:
‘Yolda olmak
Yolda düşüp kalmak’ da demek, değildir!
‘Çile sahipleri’ diyorum;
Doğru soru sormayı sürdürenlerdir;
Değil cevaplara,
Sorulara, doğru sorulara gözlerini dikenler…!
Çıkmayı göze aldıkları, alabildikleri için yoldan,
Yolda olanlardır!
‘Bir hareket’ düşün;
Gençleri yola düşürmek için
Varolmalı,
Olmalı ilkin;
Değil, yolda düşürmek için…!
Sükûn’ yolda düşmenin adı;
Hareketse yola düşmenin…!
Sözüm tüm yola düşenlere…!
Yol adına ve yola dönmek için yoldan çıkanlara’(7)dır!
Şimdi bana ve/veya kendinize dürüstçe söyleyin?
Biz ‘eski-yanlış’tan
-mı yana,
Yoksa ‘yeni-doğru’dan
-mı yana olacağız?
Değilse, “ezberci tavrımız’ı sürdürecek miyiz?
Demem o ki
‘Büyüklerimizden ne duyduysak,
Kültürümüz bize ne dayatmışsa’
Onları mı söyleyeceğiyiz?
O halde ne, hangisi…!?
Hâsılı kelâm, bütün mesele;
‘Ablukayı dağıtma prosesine kendinden,
Kendinden başlama’dadır;
Özbeöz(gerçek) kendi yaşamından…!
Gelgelelim;
İnsanlar kendilerini ‘düzeltme-matürleştirme(olgunlaştırma) yoluna girmeden,
‘Dünyada devrim(!)’
-olmasını istiyorlar…
Peh, peh; hiç de gülesim yoktu!
Değil mi ki
‘Kendinden başlamayan her dönüşüm;
Otantisite(özgünlük-doğruluk-gerçeklik)den yoksun,
Sahte(pseudo)-yapay(artifikel-sentetik), sonuçsuz(inkülisif) ve kısır(anfertil)’dır!
Kaldı ki bu da, zaten
‘Anjiyosperm(çiçek açan, meyve hâsıl eden)’e değil,
‘Jimniyosperm(tohum hâsıl eden fakat meyve vermeyen)’e karşılık gelir(-denk düşer)!
Ben
Sizlere
Demiştim.
İlkin,
‘Özbeöz(gerçek) kendimiz’i
Sonra da,
Bu ‘çirkin dünya’yı
Diyorum;
‘Ha(y)di gel!’
Birlikte güzelleştirelim!
‘Şerefine’yse emmoğlu,
Bu ‘kadeh’ senin…!
Ey insanoğlu;
Varsın, şerefine gitsin,
Bu ‘bilinç’ de senin…!
(1) Bkz. ENDER, Mehmet; 08.02.2021 tarihli, kendi “facebook” ana sayfasındaki paylaşım yazısı(ndan “ufak bazı rötuşlar eşliğinde, tarafımdan yeniden revize” edilerek), https://www.facebook.com/M.endercelik. (Erişim Tarihi: 08.02. 2021).
(2) Bkz. TOPKAYA Emel(Emel Hak); 08.02.2021 tarihli, “Mehmet Ender”in kendi “facebook” ana sayfasındaki paylaşım yazısında “Emel Topkaya”nın romanına yaptığı gönderi(iden “ufak bazı rötuşlar eşliğinde, tarafımdan yeniden revize” edilerek), https://www. facebook.com/M.endercelik & https://www.facebook.com/emel.topkaya.5. (Erişim Tarihi: 08.02.2021).
(3) Bkz. ENDER, Mehmet; adı geçen link((ten “ufak bazı rötuşlar eşliğinde, tarafımdan yeniden revize” edilerek)), https://www. facebook.com/M.endercelik. (Erişim Tarihi: 08.02.2021).
(4) Bkz. CÜNDİOĞLU, Dücane; 02.08.2003 tarihli “Yeni Şafak Gazetesi”ndeki yazısı(ndan “ufak bazı rötuşlar eşliğinde, tarafımdan revize” edilerek), https://www.yenisafak.com/ arsiv/2003/agustos/02/dcundioglu.html (Erişim Tarihi: 30.11.2020).
(5) Bkz. GALEANO, Eduardo Hughes[Güney Amerika(Uruguay)’lı gazeteci, yazar, düşünür]; https://www.uludag-sozluk.com/k/eduardo-galeano/. (Erişim Tarihi: 30.01.2021).
(6) Bkz. COELHO, Paulo; https://www.pinterest.co.uk/pin/604326843730857191/ & https://sozlerin.enguzeli.net/paulo-coelho-sozleri/47591/sadece-gunesli-gunlerde-yururseniz-hedefinize-asla-varamazsiniz/ & https://dunyasozluk.com/baslik/ sadece-gunesli-gunlerde-yururseniz-hedefinize-asla-varamazsiniz-374816. (Erişim Tarihi: 30.12.2021).
(7) Bkz. CÜNDİOĞLU, Dücane; 02.08.2003 tarihli “Yeni Şafak Gazetesi”ndeki yazısı(ndan “ufak bazı rötuşlar eşliğinde, tarafımdan revize” edilerek), https://www.yenisafak.com/arsiv/2003/agustos/02/dcundioglu.html (Erişim Tarihi: 30.11.2020).